Somebody That I Used To Know by Gotye on Grooveshark

27 Şubat 2011 Pazar

bugünkü köşe yazılarından aklımda kalanlar


Düşünen vicdanlı insanların payına ise yalnızlık ve bol bol “AMA” düşer.


Hapse atılmış olan aydınlara sahip çıkar AMA Susurluk katillerini, darbecileri, işkencecileri dışlar.
Yaşayamamamızın nedenine bazen para, bazen aradığımız aşk, bazen doğduğumuz aile ve geleneğin yapısı, bazense kader diyoruz.
ZÜLFÜ LİVANELİ
_______________________________________________________________________________
Ama aslında yaşamaktan korktuğumuzu hiç söylemiyoruz.
Çoğumuz düpedüz yaşamaktan korkuyoruz işte...Özgürlüğü, reformları savunur AMA dinci kadrolaşmaya, hukuksuzluğa, erkler ayrılığının ortadan kaldırılışına şiddetle karşı çıkar.
SANEM ALTAN

_______________________________________________________________________________

İnsan birini hangi aşamada tutkuyla sevmeye başlar?.. Psikanalist Darian Leader der ki, erkeğin tutkusu içinden "onu seviyorum" diye geçirdiği anda başlar. Ama kadınlar daha önce başlarlar sevmeye! Onları ihtimaller heyecanlandırır. Kadın aklından "onu sevebilirim" veya "onu sevmekten korkuyorum" dediği anda, tutkusu alevlenmiştir bile. 
HAŞMET BABAOĞLU

____________________________________________________________________________________

23 Şubat 2011 Çarşamba

Guguk Kuşu/ One Flew Over the Cuckoo's Nest

bir edebiyat uyarlamasıdir..
çok sıcak ve içten bir analatımı var...
bir başkaldırı filmidir....
bir başyapıtır... her izlediğinde başka bir sahnesinden 
etkilenilendiğim birkaç filmden bir tanesidir

21 Şubat 2011 Pazartesi

20 Şubat 2011 Pazar

kavşak

her karakterin ayrı bir dramatik hikayesinin olduğu filmlerdendi
güzeldi... sevdim
 güven kıraç gene harikaydiiii

 


bugünkü köşe yazılarından aklımda kalanlar

Aradan bir ay geçince adamın yolu tekrar kör dilencinin olduğu yere düşmüş, “Durumlar nasıl?” demiş. Adamı sesinden tanıyan dilenci, “Günde on-onbeş dolar topluyorum. Tabelaya ne yazdınız da insanlar bana bu kadar sadaka veriyor?” diye sormuş. Adam yanıtlamış: “Siz gelen baharı görebileceksiniz ama ben göremeyeceğim diye yazdım.” 
ZÜLFÜ LİVANELİ/VATAN
_________________________________________________________________________________
Hepimiz temkinli duruyoruz, “Daha önümüzde mart var, kanmayız sana” diyoruz ama kışkırtıcı birşeyler var havada, bunu hissediyoruz.

Ağırbaşlı ve uslu durmaya çalışıyoruz, sokakları, aşkı, kadınları, erkekleri düşünmemeye çalışıyoruz.

Deniz kenarındaki salaş lokantaları, başbaşa yemekleri, ılık bir rüzgarla müziğin ritmine bıraktığımız bedenleri, gülüşmeleri düşünmemeye çalışıyoruz.
SANEM ALTAN/VATAN
____________________________________________________________________________________
Hayatı hayat yapan, ilişkileri ilişki yapan, birini sevmemizi sağlayan ne varsa gündem dışı oluvermiş işte.Gerçekten dokunmuyoruz, gerçekten kalbe dokunmuyoruz. Dokunduğumuz tek şey telefonumuzun ekranı.
Gerçekten konuşmuyoruz, can kulağıyla dinlemiyoruz.
Doymuyoruz, tıkınıyoruz, doyumsuzuz.
Dedim ya hiçbir şey şaşırtmıyor bizi. Hiçbir şey şoke etmiyor. Hiçbir şey yaralamıyor en derinden kalbimizi.
AYŞE ÖZYILMAZER/SABAH
__________________________________________________________
Toplumların özgüven kültürü farklıdır. Bir Batılı kendisine güvenmek zorundadır; bunu beceremezse biter! Çünkü zorlu hayat yolculuğunda ona destek çıkacak "başkaları" yoktur! Biz ise en yakınlarımızdan başlayarak hep "başkaları"na dayanırız. Başkalarına güveniriz. Ve ancak başkalarının bize duyduğu güven oranında kendimize de güvenmeye başlarız. 
HAŞMET BABAOĞLU/SABAH




***



15 Şubat 2011 Salı

13 Şubat 2011 Pazar

VARGTİMMEN

Europa


Europa from Hacivat on Vimeo.

bugünkü köşe yazılarından aklımda kalanlar

* Oynarken zorlandığınız zamanlar oluyor mu?

Bir karakter çıkartıyorsunuz ve o sıra dışı bir karakter. Bunun ön hazırlık döneminde binlerce soru sormanız gerekiyor. Bu sorulara doğru cevap vermeniz gerekiyor. Fiziksel bir takım deformasyonları var. Bunları yerine getirmeniz gerekiyor. Bir sinema filmi çekmiyorsunuz. Bir ay-45 günde canlandırmıyorsunuz. Eylülden beri bu karakteri yaşatmak için uğraşıyorsunuz. Oyuncu olarak da kendi özel hayatınızda yıpratıcı tarafları oluyor. Algılaması, anlaşılması, anlatılması zor bir karakter.

VATAN GAZETESİ / ERDAL BEŞİKÇİOĞLU RÖPOTTAJİ
_________________________________________________________________________________________
Mesela son günlerde büyük bir zevkle okuduğum, John Freely’nin “Büyük Türk-İki Denizin Hâkimi Fatih Sultan Mehmet” adlı kitabı. (Doğan Kitap, çev: Ahmet Fethi)

Aslında bir tarihçi olmayan Freely, çok düzgün bir yol izleyerek, bu büyük sultanın portresini, o dönemin tanıklarına dayanarak ortaya çıkarma yolunu seçmiş.(ALINMALI)

ZÜLFÜ LİVANELİ/VATAN GAZETESİ
__________________________________________________________________________________________
Hasretin sızısıyla dökülen gözyaşları nasıl duru ve güzeldir!.. Ama hasetten,hırstan, sinirden günlerce gözyaşlarına boğulmalar çağında hasretten ağlayanlar ortalıktan ağır ağır çekilip kuytulara sığınıyorlar. 
HAŞMET BABAOĞLU/SABAH GAZETESİ
__________________________________________________________________________________________
* Geçtiğimiz hafta başbakan, Mübarek’e telefondan ‘Bilader halkının sesini dinlesene yooov. Sen kapa ben seni arıyım, daha diyeceklerim var.’ şeklinde seslendi biliyorsunuz. İyi de etti ama ertesi gün Ankara’da protesto gösterisine çıkmış vatandaşın değil, copların et üzerine vurduğu andaki sesleri dinlemeyi sevdi. Dinleme sorunu sadece Mübarek’e ait değil gibi. 
KAAN SEZYUM /RADİKAL
_______________________________________________________________________________


bu ara dinlediklerim

"ysmnxyz123 Ebru Gündeş-Ağlamayacağım radyosunu kavun da dinle"

9 Şubat 2011 Çarşamba

bugünden bana kalan karmaşık düşünceler

yaptığımız her şeyin bir açıklaması vardır. ama bazen mantıklı değildir.öylesine yaptım yada düşünmeden yaptım
da bir açıklamadır ama mantıklı  gelmez.
mantıklı gelmedi için kabul etmeyiz.yani sevdiğim biri bir hata yaptığında öylesine yaptım demesini kabul etmeyiz.
ama iş kendimize geldiğinde mutlaka mantıklı bir açıklamamız vardır.kendi verdiğimiz kararları düşündüğümüzde
ne kadarının doğru kararlar olduğunu aslında zaman gösterir bize...yani yaşarken öylesine yaparız yada öyle gerekir. yaptıklarımızı düşündüğümüzde mantıklı bir açıklamasını bulamaya çalışırız...
en basitinden alırken  beğendiğimiz bir şeyi eve geldiğimizde beğenmeyiz.ve beynimiz bu yaptığım şey hakkında bahaneler uydurmaya başlar.şurasını fark etmemişim  yada vitrinde ne kadar güzel duruyordu ama üstümde  olmadı deriz.  ama bu yaptığımız şey aslında çok basittir.alırken beğenip almışızdır.fazla düşünmemişizdir.
sadece bizim olmasını istemişizdir. aldıktan sonra bizim olmuştur. düşünmeye başlamışızdır en ince ayrıntısına
kadar ve bir takım kusurları görmeye başlamışızdır .
aslında hayatta bu kadar basittir.

Gerçek Dedikodu

film güzeldi sevdim...ama Jennifer Aniston  daha çok sevdiğim başka filmleri vardır.

6 Şubat 2011 Pazar

prensesin uykusu/çağan ırmak

çokkkk çokkkk sevdim.....
çağan ırmak filmleri zaten benim için tartışma götürmez.....
film  masalımsı anlatıma bayıldım.....
çağan ırmağın ustalığıda bence sanaristliğinde yada yönetmenliğinde değil....
kesinlikle ve kesinlikle oyuncu seçimde....  doğru oyuncuları 
doğru karakterde kullanmasında.......
aziz karakterini başka bir oyuncuda düşünemiyorum bile...
çağan ırmak yapmış yine yapacağını çok çok  güzel bir film yapmış o kocaman yüreğine sağlık....






bugünkü köşe yazılarından aklımda kalanlar

Bu tarz mizahın, toplumlarda biriken negatif enerjiyi boşalttığını, ortalığı rahatlattığını, bazen kişinin kendisine bile gülmesini sağladığını bilmeyen mi var!
Ama biz bundan gitgide uzaklaşıyor, nefretin, kutuplaşmanın pençesine düşüyoruz.
ZÜLFÜ LİVANELİ
_________________________________________________________________________
Gecenin bittiği, güneşin ise henüz gelmediği sahipsiz bir zaman dilimi... O sahipsiz zaman dilimine çöken koyu menekşe rengi sabah alacası...
SANEM ALTAN
_____________________________________________________________________________________
Baştan söyleyeyim..
“Gökkuşağı Çocuğu” tarifine gelenlerin çoğu henüz kundak bebesi.. Sayıları çok az.. Çoğunun henüz bıngıldağı bile kurumamış durumda..
Selahattin Duman
______________________________________________________________________________________
Mesela; onun artık "aşktan", "sevgiden" sözcüklerine kim inanacak?
Mesela; içine sindi mi yazdıkları?
Mesela; ya kendi kızı olsaydı?
Tartışmak başka, bıçaklamak başka değil mi?
Soru sormak başka kötülük yapmak bambaşka değil mi?
AYŞE ÖZYILMAZER
_____________________________________________________________________________
Marguerite Duras âşığın ihtiyacını nasıl da çarpıcı biçimde anlatır: "Onunla buluşmayı değil, yalnız kalmayı istiyor şimdi. Onu düşünmek, onu bilmek, onu sevmek için..." 
Duygularının dikine gidiyorsun. "Çocuk musun" diyorlar; yaşına başına yakıştıramıyorlar... Aklını başına topluyor, harekete geçmeden önce enine boyuna düşünüyorsun. "Bu ne usluluk! Sana hiç yakışmıyor" diye karşı çıkıyorlar... Öfkeleniyorsun. Yakıştıramıyorlar... Sakin kalıyorsun. Yakışıksız bir kayıtsızlığa kapılmakla suçluyorlar... Arkanı dönüp gidiyorsun. "Oldu mu ya şimdi, hiç yakışmadı!" diye ağlaşıyorlar. Durup direniyorsun. Şık olmadığına karar veriyorlar... Gün geliyor elbette! Ölüyorsun. Onu da bir türlü kabullenemiyorlar. Gazeteye ilan veriyorlar: "Ölüm sana yakışmadı!.." Oysa ne hayat, ne de ölüm yakaya takılan bir gül değil! Bu "hoş görüntü vermek" manyaklığının sonu yok mu? Bağırmak istiyorum bazen: Şıklık sizin olsun, bana çırılçıplak hayatı ve ölümü verin!

HAŞMET BABAOĞLU
_____________________________________________________________________________




pazar için başka bir öneri/Björk - A Heart Of Triumph

pazara haraketli başlıyalım

4 Şubat 2011 Cuma

KEMAL SUNAL FİLMLERİ İLK BEŞ LİSTEM

ağaç filmi gülen adamı hatırlattı ya bana gülen adam da kemal sunalı hatırlattı....
kemal sunalın sevdiğim filmleri listesi yapmaya karar verdi......listeyi yapma nedenimi açıklamış bulunmaktayım
şimdi listeye geçelim.....
5,SIRAM ÇÖPÇÜLER KRALI
1.sırada ŞABANİYE gelir .kemal sunalın kim biliri söylediği sahne favorimdir..ayrıca şabaniye  sadece kemal sunal filmlerinde değil yeşil çam filmlerinde tek geçerim ayrı bir severim.




3.sırada ŞAŞKIN DAMAT  gelir.
4.ÖĞRETMEN güldüren aynı zamanda düşündüren filmidir.siyasi birçok filmede şapka çıkarttırır.



















the tree/ağaç

çok samimi ve içten bir filmdi.
sevdim....
bu kızı daha çok sevdim.....
sonundaki çalan parçaya bayıldım.............

filmi başındaki arabayla giden ev bana kemal sunalın  gülen adam filmini hatırlattı.
iki film çok alakasız biliyorum ama o filmide çok severim

LinkWithin

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...

Blogroll

Yasemin's bookshelf: read

Bliss: A NovelEngereğin Gözündeki KamaşmaBir kedi, bir adam, bir olumLeyla'nın EviSilver WeddingWhitethorn Woods

More of Yasemin's books »
Book recommendations, book reviews, quotes, book clubs, book trivia, book lists